(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/4847 E. , 2012/7752 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, bir kısım davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, bozma gereklerine uygun şekilde karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre, hükmün esasına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, 492 Sayılı Harçlar Yasası’nın mükerrer 138. maddesinin sonuna eklenen fıkra gereğince, 31.12.2009 günlü resmi gazetede yayınlanan Harçlar Yasası’nın Genel Tebliğinin 1 sayılı tarifesinin karar ve ilam harcı bölümünde belirtildiği gibi, taşınmazın satış bedeli üzerinden hüküm tarihi itibariyle (binde) %09,9 harç alınması gerekeceği gözönünde tutulmaksızın, yazılı şekilde binde 3,96 harç alınmasına karar verilmesi doğru değilse de, bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden duruşma yapılmasında fayda görülmediğinden, hüküm fıkrasından harçla ilgili kısmının kaldırılarak yerine “satış bedeli üzerinden %09.9 oranında alınacak harcın payları oranında taraflardan alınmasına” ibaresinin eklenmek sureti ile, hükmün 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, taşınmaz malın satış bedelinden paylarına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenlerden alınmasına, 23.05.2012 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava, borçlu ortağın alacaklısı tarafından, İİK."nun 121. maddesindeki yetkiye dayanılarak açılan, davalıların miras bırakanı adına kayıtlı dört adet bağımsız bölümdeki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın bağımsız bölümlerin
mirasçılar arasında aynen taksimi suretiyle giderilmesine karar verilmiş, davalının temyizi üzerine, Dairemizce, tarafların uzlaşması halinde kullanım durumu gözetilerek taksim yapılması, taraflar arasında uzlaşma sağlanamazsa kura çekimi ve gerektiğinde ivaz ilavesi suretiyle sonuca gidilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulmuş, ancak bozma gerekleri yerine getirilmeden davacı vekilinin zemin bir no"lu bağımsız bölümün satılması talebi gözetilerek, bu bağımsız bölümün satılarak ortaklığın giderilmesine, diğer bağımsız bölümler yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, mahkemece bozmaya uyulmakla bozma ilamı taraflar açısından usuli kazanılmış hak teşkil ettiğinden, bozma ilamı gereğince karar verilmesi, usul ve yasa ve yerleşmiş Yargıtay içtihatları gereğidir. Mahkemece, aynen taksime karar verilmesi gerekirken, kazanılmış hakları bertaraf eder şekilde, davacının tek taraflı beyanı gözetilerek ve diğer mirasçılarının aleyhine olacak şekilde bir no"lu bağımsız bölümün satışına karar verilmesi doğru olmamıştır. Belirtmek gerekir ki, ortaklığın giderilmesi davalarının iki taraflı davalardan olması özelliği karşısında, davalıların görüşü alınmadan sadece bir taşınmazın ortaklığın giderilmesine karar verilmesi, Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına da aykırıdır.
Öte yandan, bozmasına uyulan Yargıtay ilamı gereğince, ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesi halinde, borçlu ortağa düşecek bağımsız bölüm belli olacağından, alacaklı bu bağımsız bölümün satışını isteyerek alacağını tahsil edebilecek, diğer mirasçıların hakları da korunmuş olacaktır.
Bu nedenlerle, usul ve yasaya, bozmasına uyulan Yargıtay ilamına aykırı olan mahkeme hükmünün bozulması gerekmekte iken, onanmasına dair sayın çoğunluğun değerli görüşüne katılmıyoruz. 23.05.2012