6. Hukuk Dairesi 2021/45 E. , 2021/881 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davalı .... Konut Yapı Kooperatifi yönünden davanın kabulüne, davalılar ..., ...., ..., ... ve ... yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2) Dava konusu icra takibinde 60.000,00 TL asıl alacak ve 15.885,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 75.885,00 TL’nin tahsili talep edilmiştir. Mahkemece işlemiş faize itirazın iptalini de kapsayacak şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra takip tarihi 25.12.2008 ve dava tarihi 10.11.2009 olduğundan, zaman bakımından somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 101/I. Maddesi uyarınca, muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla temerrüde düşeceğinden, temerrüt ihtarla tanınan ödeme süresinin sonunda veya aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca borcun ifa edileceği gün tarafların anlaşmasıyla kesin olarak belirlenmişse o tarihte oluşur. Aksi halde temerrüt, icra takibine geçildiği veya davanın açıldığı tarihte oluşur. Dosya kapsamında bulunan ve davacı tarafından davalı kooperatife keşide edilen Balıkesir .... Noterliği’nin 31.12.2007 gün ve 19415 yevmiye nolu ihtarnamesi temerrüde esas teşkil edecek nitelikle olduğundan, mahkemece bu ihtarnamenin tebliğ tarihi araştırılıp verilen süre de eklendikten sonra temerrüt tarihi bulunarak, kabul edilen asıl alacak miktarı üzerinden temerrüd tarihinden icra takip tarihine kadar işlemiş faiz hesabı yaptırılıp asıl alacak yanında, hesaplattırılacak işlemiş faiz üzerinden de itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, işlemiş faiz hesabı yaptırılmaksızın icra takibinde istenilen işlemiş faize itirazın iptalini de kapsayacak şekilde davanın kabulü ile itirazın iptaline karar verilmesi doğru olmamıştır. Öte yandan, mahkemece “İtirazın iptaline karar verilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline” de karar verilmiştir.
2004 sayılı İİK"nın 67/II. maddesi uyarınca davacı alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için davalının icra takibine itirazında haksız ve alacağın likid olması gerekmektedir. Oysa, icra takibine konu alacağın miktarı bilirkişi incelemesi sonucu belirlendiğinden, diğer bir anlatımla alacağın miktarının tespiti yargılamaya muhtaç olduğundan likid olduğu söylenemez. Bu sebeple davacının icra inkar tazminatına yönelik isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, miktarı da belirtilmeksizin kabulü yolunda hüküm kurulması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle mahkeme kararının bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 14.10.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.