MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle emniyeti suistimal
HÜKÜM : Müteselsilen basit zimmet suçundan mahkumiyet


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
01/12/2010 gün, 2008/314 Esas ve 2010/469 sayılı mahkumiyet ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilk karar sonrası sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle dosyanın tekrar ele alınarak verilen yeni hükmün Yargıtay incelemesine tabi ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı gözetilerek kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, gerekçede sadece önceki kararın ortadan kaldırılma ve yeni hüküm kurma nedenleri ile hüküm kısmına yer verilmek suretiyle Anayasanın 141 ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 223, 230 ve 289/1-g maddelerine aykırı davranılması,
5252 sayılı Yasanın 9/3 ile CMK"nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca sanık hakkında zimmet suçundan lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçlarının birbiriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime olanak verecek şekilde kararda gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
Sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 202/4. maddesi gereğince meydana gelen zararın ödettirilmesine ve aynı Kanunun 219/son maddesi gereğince memuriyetten müebbeten mahrumiyete karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,

Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 03/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.