4. Hukuk Dairesi 2016/9574 E. , 2018/6313 K.
"İçtihat Metni"TÜRK MİLLETİ ADINA
MAHKEMESİ : . Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Adana Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı Sami Adamhasan aleyhine 07/07/2015 gününde verilen dilekçe ile Orman Kanunu"na muhalefet nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28/01/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, 6831 sayılı Orman Kanunu"na muhalefet nedeniyle ağaçlandırma gideri istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; davalının ormandan ağaç kesmek ve tarla açmak suretiyle orman örtüsünü tahrip ettiğini belirterek 6831 sayılı Kanun"un 114. maddesi gereğince ağaçlandırma gideri zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davaya konu olaya ilişkin ceza dosyasında alınan bilirkişi raporlarına itibar edilerek ön inceleme duruşmasında davanın kabulüne karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın 118-186. maddeleri arasında düzenlenen yazılı yargılama usulünde ilk derece yargılaması beş aşamadan oluşmaktadır. Bunlar davanın açılması ve karşılıklı dilekçelerin verilmesi, ön inceleme, tahkikat, tahkikatın sona erdirilmesi ve sözlü yargılama ile hüküm aşamalarıdır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu “ön incelemenin kapsamı” başlıklı 137. maddesinde, dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılacağı, 138. madde dikkate alınarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verileceği, dava şartları ve ilk itirazlar hakkında gerektiği takdirde karar verilmeden önce, bu konuda tarafların ön inceleme duruşmasında dinlenebileceği, ön inceleme duruşmasında tarafların iddia ve savunmaları kapsamında uyuşmazlık konularının tam olarak belirleneceği, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemlerin yapılacağı, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda sulhe ve arabuluculuğa teşvik edileceği ve bu hususların tutanağa geçirileceği, ""Tarafların duruşmaya daveti"" başlıklı 147. maddesinde ise, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra tahkikat için tarafların duruşmaya davet edileceği belirtilmiş, devamında Kanun"un, ""Tahkikatın sona ermesi"" başlıklı 184. maddesinde ve sözlü yargılama hükümlerinin yer aldığı 186. maddesinde, tahkikat ve sonlandırılmasına yönelik olarak; hâkimin, tarafların
iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri inceledikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz vereceği, tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim edeceği, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet edeceği, taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilerek, taraflara son sözlerinin sorulmasından sonra hüküm verileceğine dair düzenleme getirilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinde; mahkemece, ön inceleme duruşmasında tarafların iddia ve savunmaları kapsamında uyuşmazlık konuları hakkında tam olarak belirleme yapılmadan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 147. maddesi uyarınca taraflar tahkikat duruşmasına davet edilmeden ve deliller toplanmadan işin esası hakkında karar verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 147, 184 ve 186"ncı maddelerinin açık ve emredici hükmüne rağmen, davalı tarafın savunma hakkını sınırlar mahiyette tahkikat için duruşmaya davet edilmeden ve kendisine tahkikatın tümü hakkında açıklama yapma imkânı tanınmadan karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca davaya konu talep 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 114. maddesi gereğince ağaçlandırma giderine ilişkin olup yargılamanın davaya konu edilen hususa ilişkin olarak yapılması ve delillerin bu talebe göre toplanarak takdir edilmesi gerekir. Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.