4. Hukuk Dairesi 2017/3878 E. , 2020/1611 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 19/09/2012 gününde verilen dilekçe ile kurum zararının tazmini istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ..., ... ve adli yardım talepli olarak da ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Davalı ... temyiz dilekçesi ile birlikte adli yardım isteminde de bulunmuştur. Adli yardım istemi kanun yoluna başvuru sırasında istendiğinden, 6100 sayılı HMK’nın 336/3. maddesi uyarınca davacının adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.
6100 sayılı HMK madde 334 de “(1) Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler. (2) Kamuya yararlı dernek ve vakıflar, iddia ve savunmalarında haklı göründükleri ve mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda oldukları takdirde adli yardımdan yararlanabilirler. (3) Yabancıların adli yardımdan yararlanabilmeleri ayrıca karşılıklılık şartına bağlıdır.” hükmü getirilmiştir. Aynı Kanun madde 336 da ise “(2) Talepte bulunan kişi, iddiasının özeti ile birlikte, iddiasını dayandıracağı delilleri ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunmak zorundadır. (3) Kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebi bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya yapılır. (4) Adli yardım talebine ilişkin evrak, her türlü harç ve vergiden muaftır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Dilekçeye ekli ve dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalı ..."un yukarıda belirtilen kanun hükmünün öngördüğü şartları taşıdığı anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar verilerek işin esasının incelenmesine geçildi.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı ile davalılardan ..."un tüm, davalılar ... ve ..."nun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalılar ... ve ..."nun diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, kurum zararının tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı kurum vekili, olay tarihinde ... 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda görevli olan davalıların kuruma bağlı iş yurdu kantinindeki çeşitli mal ve hizmet alım satımlarından dolayı kast, kusur ve ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem ve eylemleri sonucunda kamu zararına neden olduklarını, davalıların aynı zamanda suç teşkil eden mütemadi nitelikteki fiillerinden dolayı ... 1. ve 2. Ağır Ceza Mahkemelerinin 2003/327 esas (bozma sonrası 2009/217 E) ve 2004/275 (bozma sonrası 2008/21 E) esas sayılı dosyaları üzerinden açılan kamu davaları sonucunda zimmet, denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olmak ve görevi ihmal gibi suçlardan dolayı yargılandıklarını, davalılar tarafından gerçekleştirilen haksız ve hukuka eylemler sonucunda kamu zararına neden olunduğu hususunun yargı kararları ile de sabit olduğunu belirterek oluşan kamu zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalılar hakkında yürütülen ceza davaları ve hükme esas almaya elverişli kabul edilen bilirkişi raporu gereğince; sorumlulukları tespit edilemeyen davalılar ..., ..., ... aleyhine açılan davanın subut bulmadığından reddine, haklarında mahkumiyet kararı verilen ve bilirkişi raporuyla sorumlulukları tespit edilen davalılar ..., ..., ... ve ... açısından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hukukumuzda hakkaniyet, TBK"nın 51. (BK 43) maddesinde düzenlenmiştir. Hakkaniyet; bazı şartların ve çözümlerin önceden saptanmasının doğuracağı düşünülen sakıncaları ortadan kaldırmak için hukuk kurallarının esnek veya eksik bırakıldığı hâllerde etkisini gösteren ve belli somut olayların özelliklerine uygun karar verilmesini emreden kurallar bütünü olarak tanımlanmaktadır. Buna göre hâkimin, tazminatı belirlerken durumun gereğini ve belirtilen maddede örnek olarak sayılan özel indirim sebeplerini göz önünde tutması gerekmektedir.
Şu durumda mahkemece, olayın oluş şekli, davalıların çalışma koşulları, davalıların sorumluluğunun denetim görevini ihmal nedeniyle zimmete neden olmadan kaynaklanması gibi hususlar gözetilerek tahsiline karar verilen zarar miktarından BK 43 maddesi (TBK. madde 51) gereğince uygun bir miktarda hakkaniyet indirimi yapılmalıdır. Bu hususun gözetilmemiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ve ... yararına BOZULMASINA, davacı ile davalılardan ..."un tüm, davalılar ... ve ..."nun diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılar ... ve ..."dan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.