Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2759
Karar No: 2020/3495
Karar Tarihi: 19.10.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/2759 Esas 2020/3495 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2020/2759 E.  ,  2020/3495 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kurum zararına dayalı maddi tazminat istemli davada ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebi üzerine verilen 07/03/2020 günlü ara kararın ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına itirazın reddine ilişkin 10/04/2020 günlü ara kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içeresindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dosyanın incelemesinde, davacının kurum zararı nedeniyle maddi tazminat istemli davasının 09/08/2010 tarihli dilekçe ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı, davacının talebi üzerine mahkemece 09/08/2010 tarihli tensip zaptının 3 nolu bendi ile davalı aleyhine ihtiyati tedbire karar verildiği, yapılan yargılama sırasında davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen 22/01/2014 tarihli, 2010/551 esas ve 2014/40 karar sayılı hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine, Dairemizin 08/10/2015 tarihli, 2014/5207 esas ve 2015/11032 karar sayılı ilamı ile bozulduğu, bu bozma ilamına karşı davacı vekili tarafından yapılan karar düzeltme isteminin de Dairemizin 2016/563 esas ve 2016/5937 karar sayılı ilamı ile 02/05/2016 tarihinde reddedildiği, bozma sonrası dosyanın ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/296 esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunduğu, yargılama sırasında ihtiyati tedbirin teminat mektubu karşılığında kaldırılmasına ilişkin davalının 20/02/2020 tarihli talebi üzerine mahkemece 07/03/2020 tarihli ara karar ile anılan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verildiği, bu karara karşı davacı vekilinin 23/03/2020 tarihli itirazı sonrasında, mahkemece 10/04/2020 tarihinde ara karar ile itirazın reddine karar verildiği, bu karara karşı davacı vekilince 17/04/2020 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi"nce 14/07/2020 tarihli ve 2020/1891-2020/483 sayılı karar ile dava dosyasının daha önce temyiz incelemesinden geçtiği ve inceleme sonucunda Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 08/10/2015 tarihli, 2014/5207 esas ve 2015/11032 karar sayılı ilamı ile bozulduğu, bu bozma ilamına karşı yapılan karar düzeltme isteminin Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2016/563 esas ve 2016/5937 karar sayılı ilamı ile 02/05/2016 tarihinde reddedildiği, HMK"nun geçici 3. maddesi uyarınca kararın istinaf kanun yoluna tabi olmayıp temyiz incelemesine tabi olduğu, bu nedenle dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesi gerektiği gerekçesi ile ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Bölge Adliye Mahkemeleri, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun"un 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca kurulmuş ve Adalet Bakanlığı’nın 07/11/2015 tarihli 29525 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı uyarınca tüm yurtta 20/07/2016 tarihinde göreve başlamışlardır.
    6100 sayılı HMK"nun İhtiyati Tedbir Kararı başlıklı 391. maddesinin (3) numaralı fıkrasında “İhtiyati tedbir talebinin reddi hâlinde, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır.”, aynı Kanunun İhtiyati Tedbir Kararına karşı itiraz başlıklı 394. maddesinin (5) numaralı fıkrasında ise “İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz.” hükmü yer almaktadır.
    Anılan Kanun maddelerinde ihtiyati tedbire dair belirtilen (ilk derece) mahkeme kararlarına karşı kanun yoluna başvurulabileceği öngörülmüş; bu kanun yolunun istinaf kanun yolu olduğu da aynı Kanunun İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar başlıklı 341. maddesinin (1) numaralı fıkrasında “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir" hükmü ile açıkça belirtilmiştir.
    Aynı Kanunun Geçici 3. maddesinin (1) numaralı fıkrasında “Bölge Adliye Mahkemelerinin 26/09/2004 tarihli 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazete"de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar 1086 Sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.", (2) numaralı fıkrasında “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez.” hükmü yer almaktadır.
    Buna göre dosyanın esasına ilişkin ilk temyiz incelemesi Yargıtay’da yukarıda anılan bozma ve karar düzeltme talebine ilişkin ilamlar ile yerine getirilmiş olup, işbu dosya kesinleşinceye kadar da esas hakkında yapılacak kanun yolu incelemesi Yargıtay’a aittir. Ancak davacı vekilinin anılan ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin 07/03/2020 günlü ara kararı ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına itirazın reddine ilişkin 10/04/2020 günlü ara kararı, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20/07/2016 tarihinden sonra verilmiştir. HMK’nun 341. maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre geçici koruma tedbirleri hakkında verilen ilk derece mahkemelerinin kararlar ilişkin kanun yolu incelemesi Bölge Adliye Mahkemelerine ait olup, davaya konu ara kararlar istinaf kanun yoluna tabidir.
    Yukarıda açıklanan sebeple, kararın mahiyeti ve tarihi itibariyle kanun yolu inceleme görevi Bölge Adliye Mahkemesine ait olduğundan, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmek üzere dosyanın işlemsiz olarak mahal mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesi için yerel mahkemesine iadesine 19/10/2020 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY YAZISI
    Dava, kurum zararının tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, 09/08/2010 tarihli ara kararı ile verilmiş olan ihtiyati tedbir kararı, davalının teminat karşılığında kaldırılması istemi üzerine 07/03/2020 tarihli ara kararı ile kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Anılan karara davacı tarafından itiraz edilmiş, mahkemece itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuş, bölge adliye mahkemesince; ilk derce mahkemesinin davanın kısmen kabul edilmesine dair nihai kararının Yargıtay incelemesinden geçerek bozulduğu ve ilk derece mahkemesince bozmaya uyularak yargılamaya devam olunduğundan bu dosya ile ilgili kanun yolu inceleme istemlerinin Yargıtay ilgili dairesince yapılacağından bahisle dosyanın dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır.
    Dairemiz çoğunluğu tarafından, bozma kararından sonra verilmiş olsa dahi geçici koruma tedbirlerine ilişkin kanun yolu incelemelerinin bölge adliye mahkemelerince yerine getirilmesi gerektiği düşüncesiyle dosyanın işlemsiz iade ile bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere;
    6100 sayılı HMK"na 31/03/2011 tarihinde eklenen geçici 3. maddesiyle“Bölge adliye mahkemelerinin, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2"nci Hukuk Usulü Muhakemeleri maddesi uyarınca Resmi Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı öngörülmüştür.
    Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/09/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasının sürdürüleceği şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
    Madde gerekçesinde ise, ""... Böylece bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden önce, aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında Yargıtay tarafından kanun yolu incelemesi yapılacak bu dosya ve işler bölge adliye mahkemesine gönderilmeyecektir."" şeklinde açıklama getirilmiştir.
    Yasal düzenleme açık olup, Yargıtay bozmasından geçmiş davalara ilişkin ilk derece mahkemelerince verilen nihai kararlara yönelik olarak kanun yolu incelemelerinin yine Yargıtay tarafından yapılması öngörülmüştür.
    Daha açık bir ifade ile, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden önce Yargıtay denetiminden geçip bozulan dosyalara ilişkin ilk derece mahkemelerince tesis edilecek kararlara ilişkin kanun yolu incelemesi HUMK hükümlerine göre yapılacak, faaliyette geçtikten sonra ise HMK hükümlerine uygun olarak istinaf ve temyiz kanun yolları uygulanacaktır.
    Şu halde, ilk derece mahkemelerince verilecek bu kapsamdaki nihai kararları inceleme (istinaf) görevi bulunmayan bölge adliye mahkemelerinin, bu davalara ilişkin yargılama sırsında verilen (ihtiyati tedbire dair) ara kararlarını inceleme ve denetleme yetkisinin bulunduğundan söz edilemeyecektir. Bu nedenle Daire çoğunluğunun, ""işlemsiz iade"" görüşüne katılmıyorum.19/10/2020





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi