4. Hukuk Dairesi 2020/2561 E. , 2020/3590 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... AŞ aleyhine 17/08/2012 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedenine dayalı olarak zararın tespiti ve tazmini istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/12/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan zararın tespiti ve tazmini istemine ilişkin belirsiz alacak ve tespit davasıdır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, tarımsal faaliyette bulunduğunu, bahçe vasfındaki taşınmazını sulamakta kullandığı dereye davalı şirket tarafından kömür ocaklarında biriken atık suyun karıştırıldığını belirterek oluşan zararının tespiti ve tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamı gereğince davacının bahçesinde meydana gelen zararın tespiti ve tazminat miktarının belirlenmesi açısından alınan bilirkişi raporları Yargıtay bozma ilamına ve dosya kapsamınada uygun kabul edilerek davanın kabulü ile değer düşüklüğü ve ağaç bedeli olmak üzere toplam 163.195,80 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Mahkemece yapılan ilk yargılama neticesinde, dava konusu taşınmazların Kamulaştırma Kanunu"nun 27. maddesi uyarınca acele el koyma şeklinde kamulaştırıldığı, bu süreçte, taşınmaz üzerindeki ağaç bedelleri ile zirai gelirin de kamulaştırma bedeli adı altında davacıya ödendiği, davacının bir zararından bahsedilemeyeceği, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur.
Bozma ilamında; davaya konu taşınmazlar hakkında kamulaştırma kararı verilmiş ise de, dosya kapsamından, davalının atık su karıştırması nedeni ile davacının bahçesindeki bir kısım ağaçların kuruduğu, bir kısmının ise zarar gördüğü, keza ekili ürünlerin de zarar gördüğünün anlaşıldığı, davalının, ağaç ve ürün sulamasında kullanılan dereye ait suya, atık su karıştırılması nedeniyle davacının bahçesinde meydana gelen zarardan sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, bu kapsamda bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınarak rapor doğrultusunda, davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak bozma ilamına uyulmasına rağmen, davalının atık su karıştırması nedeni ile davacının bahçesindeki bir kısım ağaçların kuruduğu, bir kısmının ise zarar gördüğü, keza ekili ürünlerin de zarar gördüğü, davalının ağaç ve ürün sulamasında kullanılan dereye ait suya, atık su karıştırılması nedeniyle
davacının bahçesinde meydana gelen zarardan sorumlu olduğu belirtilerek bozma ilamı dışına çıkılmış ve ayrıca davacının bahçesinde meydana gelen değer kaybı da zarar kapsamına dahil edilmesi doğru değildir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılması gereken iş, ürün sulamasında kullanılan dereye atık su karıştırmasından dolayı kuruyan ve zarar gören ağaçlar ile ekili ürünler nedeniyle davacının bahçesinde meydana gelen zararını tespit ederek hüküm altına almaktır. Mahkemece, açıklanan yönler gözetilmeyerek, eksik inceleme ve araştırmayla karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.