4. Ceza Dairesi 2019/8102 E. , 2020/3551 K.
"İçtihat Metni"
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.10.2019 gün ve KD-2019/65320 sayılı maddi hatanın düzeltilmesi istemli yazısında;
Ankara Kapatılan 3. Sulh Ceza Mahkemesi"nce, 2012/1644-2823 E/K. sayılı kararla, sanık ... hakkında, kasten yaralama suçundan, TCK"nın 86/2, 86/3-a, 62, 51. maddeleri uyarınca, erteli 5 ay hapis cezası, ayrıca, hakaret ve tehdit suçlarından beraat kararı verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın, 2014/2020 sayılı tebliğnamesiyle, tehdit ve hakaret suçları yönünden, müştekinin temyiz talebinin reddi; sanığın kasten yaralama suçundan aldığı ceza yönünden, hükmün onanması istemli olarak, dosyanın Yüksek Dairenize gönderildiği,
Yüksek Dairenizin 2014/17269 Esas - 2017/23732 Karar sayılı ilamı ile; hakaret ve yaralama suçları yönünden, temyiz isteminin reddine, tehdit suçu yönünden hükmün bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla;
Açıklandığı biçimde, kararınızda maddi hata bulunduğundan, maddi hatanın düzeltilmesi, talep ve mütalaa olunur." denilmektedir.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ;
5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 8/1. maddesine 5560 sayılı Yasa ile eklenen son cümlesinde "Yargıtay ceza daireleri ile Ceza Genel Kurulu kararlarındaki yazıma ilişkin maddi hataların düzeltilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, ilgili ceza dairesi veya Ceza Genel Kuruluna başvurabilir." hükmü yer almaktadır.
İncelenen somut olayda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 3-2014/2020 sayılı tebliğnamesiyle temyiz incelemesi için Dairemize gönderilen, Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 19.12.2012 gün ve 2012/1644 Esas, 2012/2823 Karar sayılı dosyasında, tebliğnamede sanık ... hakkında tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat hükümleri hakkında temyiz isteminin reddine ilişkin, yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün ise onanmasına ilişkin görüş bildirildiği, Dairemizin 01.11.2017 gün ve 2014/ 17269 Esas, 2017/23732 Karar sayılı ilamında ise;
1-Hakaret ve yaralama suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyizinde;
Katılan vekilinin hükmü temyiz etmesinden sonra, 01.11.2013 havale tarihli dilekçe ile, sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçmiş olması nedeniyle katılma kararının hükümsüz kaldığı, katılan vekilinin katılan sıfatını kaybetmesi nedeniyle hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından, hükme yönelik temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın eşi olan mağdurla aralarında çıkan tartışmada mağdurun kendisine hakaret ettiğini, Allah belanı versin dediğini savunması karşısında, TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, karar verilmek suretiyle hükümde tehdit suçundan kurulan beraat hükmü ile yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde çelişki yaratıldığı görülmüştür.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.10.2019 gün ve KD - 2019/65320 sayılı maddi hatanın düzeltilmesi istemi yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi uyarınca;
Dairemizin 01.11.2017 gün 2014/17269 Esas ve 2017/23732 karar sayılı ilamının
1-Hakaret ve tehdit suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyizinde;
Katılan vekilinin hükmü temyiz etmesinden sonra, 01.11.2013 havale tarihli dilekçe ile, sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçmiş olması nedeniyle katılma kararının hükümsüz kaldığı, katılan vekilinin katılan sıfatını kaybetmesi nedeniyle hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından, hükme yönelik temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Yaralama suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın eşi olan mağdurla aralarında çıkan tartışmada mağdurun kendisine hakaret ettiğini, Allah belanı versin dediğini savunması karşısında, TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, biçiminde DÜZELTİLMESİNE, 19/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.