Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/18541
Karar No: 2020/141
Karar Tarihi: 07.01.2020

Kasten Yaralama - 6136 sayılı Kanun"a Muhalefet - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/18541 Esas 2020/141 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme tarafından verilen karara göre, sanık hakkında kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanun\"a muhalefet suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak, 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundaki mahkumiyet hükmü 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi olduğundan, bu nedenle sanığın bu suçtan açılan kamu davasının zamanaşımı gerçekleşmiştir. Kasten yaralama suçuna ilişkin ise, mahkeme cezanın TCK'nin ilgili maddelerine uygun olarak hesaplanması gerektiği ve asli zamanaşımı süresinin 15 yıl, olağanüstü zamanaşımı süresinin ise 22 yıl 6 ay olduğu belirtilmiştir. Ancak, tebliğnameye göre zamanaşımı süresi dolan suçtan dolayı düşme kararı verilmemiştir. Ayrıca, kararda Anayasa ve yargı kararlarına uygun gerekçeli ve detaylı bir açıklama yapılmadığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçunun cezası TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen ceza ve zamanaşımı süresine tabidir.
- Kasten yaralama suçunun cezası TCK'nin ilgili maddelerine göre hesaplanmalıdır ve asli zamanaşımı süresi 15 yıl, olağanüstü zamanaşımı süresi ise 22 yıl 6 aydır.
3. Ceza Dairesi         2019/18541 E.  ,  2020/141 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Kasten Yaralama, 6136 sayılı Kanun"a Muhalefet
    HÜKÜMLER : Mahkumiyetlere dair

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun"a muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen suçun gerektirdiği cezanın kanunda belirtilen türü ve üst haddine göre, kamu davası 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen “12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine” tabi bulunmakla, yargılamaya konu suç tarihi olan 24.08.2007 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeple 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
    2) Sanık hakkında müşteki ... ile katılan ..."u kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanığın, müşteki ..."yi ruhsatsız silah ile basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ve orta (3) derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaraladığı olayda, 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e ve 87/3. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi karşısında, TCK"nin 66/1-d maddesi uyarınca beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda "asli zamanaşımı süresinin 15 yıl" ve TCK"nin 67/4. maddesi uyarınca "olağanüstü zamanaşımı süresinin ise 22 yıl 6 ay" olduğu, bu nedenle tebliğnamenin, sanığın müşteki ..."yi yaralaması suçundan açılan kamu davasının 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi gerektiğine ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Tekerrüre esas mahkumiyet hükmü bulunan sanığın cezalarının 5237 sayılı TCK"nin 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
    a) Anayasa"nın 141/3, 5271 sayılı CMK"nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve temyiz denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için, kararın dayandığı tüm delillerin, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eylemlerinin ve yüklenen suçların unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması,
    Kabule göre;
    b) Sanık hakkında katılan ...’yı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmünde; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 tarih ve 2015/1167 Esas - 2017/247 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine aykırı davranılması,
    c) Sanık hakkında katılan ..."yı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmünde; sanığa TCK"nin 86/1 ve 86/3-e maddeleri uygulanarak verilen "1 yıl 6 ay hapis cezası"nın TCK"nin 87/1-d maddesi uyarınca bir kat artırılması ile "2 yıl 12 ay hapis cezası"na çıkartılması, ardından TCK"nin 87/1-son fıkrası uygulanarak "5 yıl hapis cezası"na karar verilmesi gerekirken, doğrudan 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi,
    d) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 07.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi