2. Ceza Dairesi 2020/3295 E. , 2020/15154 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması”
2-Suç tarihinden önce yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile değişik TCK"nın 143. maddesi uyarınca, yarı oranında arttırım yapılması gerektiği gözetilmeden, 1/12 oranında artırım yapılmak suretiyle eksik ceza tayini,
3- Suça sürüklenen çocuğun 01.10.2015 tarihli celsede şikayetçinin tüm zararını karşıladığını beyan ettiği gibi yine aynı celse şikayetçinin de sanığın tüm zararını giderdiğini beyan etmiş ise de; zararın hangi aşamada karşılandığını belirtmediklerinin anlaşılması karşısında; zararın soruşturma aşamasında mı yoksa kovuşturma aşamasında mı karşılandığının şikayetçiye sorularak sonucuna göre, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168.maddenin birinci veya ikinci fıkrası uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeden mahkemece zararın kovuşturma aşamasında giderildiği kabul edilerek TCK"nın 168/2.maddesinin uygulanması ,
4- Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından ceza tayin edilirken, cezadan indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin, yaş küçüklüğü nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanunun 31/3 maddesinden sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmeyerek 5237 sayılı TCK"nın 61.maddesine aykırı davranılması,
5-5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca daha önce hapis cezasına mahkûm edilmeyen ve fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçlarından hükmolunan kısa süreli hapis cezalarının aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1- Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK"nın 142/2-h .maddesi uyarınca belirlenen 5 yıl hapis cezasından aynı Kanun"un 143. maddesi uyarınca 1/12 oranında artırım yapılırken, 5 yıl 5 ay yerine hesap hatası sonucu 4 yıl 7 ay hapis cezasına ve ardından 145. maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılırken, 2 yıl 8 ay 15 gün yerine hesap hatası sonucu 2 yıl 3 ay 15 gün hapis cezasına, ardından 168. maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılırken 1 yıl 4 ay 7 gün yerine hesap hatası sonucu 1 yıl 1 ay 22 gün hapis cezasına, ardından 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılırken, 10 ay 24 gün yerine hesap hatası sonucu 9 ay 4 gün hapis cezasına ve ardından 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, 7 ay 6 gün yerine hesap hatası sonucu 7 ay 18 gün cezasına hükmolunarak fazla ceza tayini,
2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarında etkin pişmanlığın kovuşturma aşamasında gerçekleştiği kabul edilerek 1/2 oranında indirim yapıldığı halde uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nın 168/2. maddesi yerine sehven 168/1. maddesi olarak gösterilmesi
3- 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca daha önce hapis cezasına mahkûm edilmeyen ve fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde hırsızlık suçu yönünden 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.