Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/514 Esas 2018/4722 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2018/514
Karar No: 2018/4722
Karar Tarihi: 06.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/514 Esas 2018/4722 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2018/514 E. , 2018/4722 K.
"İçtihat Metni"
TALEP:Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.01.2018 tarih ve 2018/2704 sayılı yazısı ile,
Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ÅŸüpheli ...hakkında yapılan soruÅŸturma evresi sonucunda Balıkesir Cumhuriyet BaÅŸsavcılığınca düzenlenen 11.10.2017 tarihli ve 2017/8465 soruÅŸturma, 2017/4258 esas, 2017/955 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170 ve 174/1-a-b maddeleri gereÄŸince iki bent halinde gösterilen nedenler gereÄŸince iadesine dair Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.10.2017 tarihli ve 2017/268 sayılı kararına yönelik itirazın kısmen kabulü ile iade kararının 1 nolu bendinde belirtilen iade nedeni yönüyle iade kararının kaldırılmasına, iade kararının 2 nolu bendinde belirtilen iade nedeni yönüyle itirazın reddine iliÅŸkin Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.11.2017 tarihli ve 2017/704 deÄŸiÅŸik iÅŸ sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, dijital inceleme sonuçları gelmeden kamu davası açılmasına karşın ÅŸüpheli hakkında toparlanan delillerin silahlı terör örgütü üyesi olma suçuna iliÅŸkin yeterli ÅŸüphe nedenlerini oluÅŸturduÄŸu ve hakkında kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte olduÄŸu, dijital inceleme sonuçları da dahil olmak üzere diÄŸer tüm deliller mahkemesince deÄŸerlendirilerek sonucuna göre karar verilebileceÄŸi gözetilmeksizin, merciince yapılan itirazın iddianamenin iadesi kararının 2 nolu bendinde belirtilen iade nedeni yönünden de kabulüne karar verilmesi yerine yazılı ÅŸekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiÅŸtir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel MüdürlüÄŸü"nün 09.01.2018 gün ve 94660652-105-10-12191-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak, Dairemize gönderilmiÅŸtir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
OLAY
Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.10.2017 tarihli ve 2017/268 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.11.2017 tarihli ve 2017/704 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı olması nedeni ile görevden uzaklaÅŸtırıldığının bildirilmesine müteakip baÅŸlatılan ve aynı nedenle haklarında soruÅŸturma yürütüldüÄŸü anlaşılan baÅŸkaca ÅŸahıslara ait soruÅŸturma evraklarınında yer aldığı dosya kapsamında,
6415 sayılı yasaya muhalefet etme ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubu olma suçundan hakkında iÅŸlem yapılan, 20.08.2016 tarihli teslim ve tesellüm tutanağı ile ikametinde yapılan arama sonucunda tutanakta belirtilen dijital materyallerine el konulan, 20.08.2016 tarihinde yakalanarak gözaltına alınan, üst aramasında suç unsuru eÅŸyaya rastlanılmayan, 20.08.2016 tarihi tutanak ile aramada ele geçen bilgisayar, sim kart ve flash belleÄŸin tasnifi yapılan, 20.08.2016 tarihli yakalama, ev arama ve el koyma tutanağı ile ikametinde yasal hakları hatırlatılarak yakalaması yapılan ayrıca ev araması gerçekleÅŸtirilen, 21.08.2016 tarihinde müdafii huzurunda kollukta ÅŸüpheli sıfatı ile alınan ifadesinde örgütü ile baÄŸlantısının olmadığını, 2013-2015 yıllarında ... SaÄŸlık Sen adlı sendikaya üye olduÄŸunu, 28.07.2016 tarihinde görevden uzaklaÅŸtırıldığını ama nedeninin kendisine bildirilmediÄŸini, sendika üyeliÄŸi nedeniyle uzaklaÅŸtırıldığını düÅŸündüÄŸünü, sohbetlere katılmadığını, cemaat evlerinde kalmadığını, en küçük kızkardeÅŸinin geçmiÅŸte ... Dershanesine gittiÄŸini, gazete ve dergi aboneliÄŸinin olmadığını, baÅŸkaca bankalarda hesabı olmakla birlikte 2014-2015 yıllarında Bank Asya"ya hesap açtırdığını ancak herhangi bir iÅŸlem yapmadığını, darbe giriÅŸimini hastanede çalışırken öÄŸrendiÄŸini, örgütle baÄŸlantısının olmadığını, vatana ve millete kim zarar veriyorsa hepsinin Allah belasını versin, çoluÄŸundan çocuÄŸundan çıkarsın ÅŸeklinde özetle beyanda bulunan: Ayvalık Kaymakamlığı İlçe OlaÄŸanüstü Hal Komisyonunun 29.07.2016 tarihli yazısı ve eki belgeler ile dosya içerisindeki diÄŸer yazışmalardan SaÄŸlık Memuru/Röntgen Teknisyeni iken görevden uzaklaÅŸtırıldığı bildirilen, 19.08.2016 tarihli kolluk yazısına konu talebe istinaden aynı tarihli Ayvalık Cumhuriyet BaÅŸsavcılığının talebine istinaden 19.08.2016 tarih 2016/1443 deÄŸiÅŸik iÅŸ sayılı Edremit Sulh Ceza HakimliÄŸi kararı ile ikametinde arama yapılmasına ve bulunan suç unsurlarına CMK"nın 127 ve 134 madde kapsamında el konulmasına ve inceleme yapılmasına yönelik karar verilen, 22.08.2016 tarihli Ayvalık İlçe Emniyet MüdürlüÄŸü"nün tahkikat evrakları konulu yazısında örgüte baÄŸlı sendikaya olduÄŸu, örgüte baÄŸlı dershaneye gittiÄŸi, Bank Asya"da hesabının bulunduÄŸu, FETÖ/PDY terör örgütü hakkında ne düÅŸünüyorsunuz sorusuna "devletimiz ne diyorsa odur" ÅŸeklinde cevaplar verdiÄŸi hususuna iÅŸaret edilerek tahkikat evraklarının Ayvalık Cumhuriyet BaÅŸsavcılığına gönderilen, 22.08.2016 tarihinde tutuklanması istemi ile Sulh Ceza HakimliÄŸine sevk edilen, Ayvalık Sulh Ceza HakimliÄŸinin 2016/156 sorgu sayılı 22.08.2016 tarihli sorgusunda emniyette verdiÄŸi ifadesini tekrar ettiÄŸini, Bank Asya"dan kredi çekmek için mevduat hesabı açması gerektiÄŸinin bankaya gittiÄŸinde belirtilmesi nedeni ile hesap açtırdığını, iÅŸyerinden arkadaşının tavsiyesi üzerine de sendikaya üye olduÄŸunun, çevresindekilerin uyarıları üzerine de sendika üyeliÄŸinden ayrıldığını ve bankadan da kredi talebinde bulunmadığını beyan ettiÄŸi hakkında tutuklama tedbirinin reddine karar verilerek adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilen, ... SaÄŸlık
Sendikasına ait tevkifat belgesi bulunan, 16.08.2016 tarihli MASAK tarafından gönderilen bilgi notunda baÅŸkaca bankaların yanı sıra 11.03.2009 tarihinden itibaren Asya Katılım Bankasında hesabı olduÄŸu, bu kapsamda havale ve EFT hareketlerinin bulunduÄŸu bildirilen, baÅŸkaca ÅŸüpheliler ile de ilgili olan ve ÅŸüphelinin de adının geçtiÄŸi çeÅŸitli bankalara ait hesap hareketlerinin incelendiÄŸi bu kapsamda 03.01.2017 tarihli bilirkiÅŸi raporu ile Bank Asya hesabının bulunduÄŸu belirtilen, 19.10.2016 tarihinde Ayvalık Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı"nca hazırlanan fezlekenin gönderilmesine müteakip Balıkesir Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı"nca 2017/6673 soruÅŸturma ve 2017/623 sayılı yetkisizlik kararı ile gönderilen evrakların onaysız olması ve bir kısımının okunaklı olmaması, emanet eÅŸyalarının tasnifinin yapılmaması nedeni ile yetkisizlik kararı verilen; 05.01.2017 tarihli Ayvalık Kom Åžube MüdürlüÄŸü yazısı ile Bylock kaydına rastlanılmadığı belirtilen,
Ayrıca soruÅŸturma evraklarının bulunduÄŸu klasör içerisinde soruÅŸturma aÅŸamasında birden fazla kiÅŸiye yönelik olarak iÅŸlemler yapıldığından ÅŸüpheli ile ilgili olamayan baÅŸkaca gerçek ve tüzel kiÅŸilere yönelik olarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı olduklarına dair yapılan araÅŸtırmalar ve iÅŸlemler kapsamındaki belgelerinde yer aldığı, bylock programı kullanan baÅŸkaca kiÅŸilere ait tutanakların bulunduÄŸu ve bu belgelerde ÅŸüphelinin adına rastlanılmadığı, Sındırgı Kaymakamlığı Dernekler Bürosu kayıtları kapsamında örgütle baÄŸlantısı bulunduÄŸu belirtilen SİNKED derneÄŸi kayıtlarının, 22.07.2016 tarihinde... Termal Resort Hotelde yapılan arama iÅŸlemine dair tutanağın ve aramada ele geçen materyallere yönelik inceleme tutanağının, ... ... Körfez Dershanelerine yönelik bir kısım evrakların, aynı ÅŸekilde örgütle baÄŸlantılı olduÄŸu belirtilen yurtlara ait belge ve evrakların da soruÅŸturma dosyası içerisinde bulunduÄŸu görünen, 11.04.2017 tarihli tutanakla sosyal paylaşım sitelerinde örgütle ilgili paylaşımlarına rastlanılmadığı belirtilen, gazete ve dergi aboneliklerine yönelik olarak bahse konu yayınların kararnameler ile kapatılması nedeni ile araÅŸtırmasının yapılamadığı 18.04.2017 tarihli Ayvalık İlçe Emniyet MüdürlüÄŸü yazısı ile bildirilen, sabıka kaydı bulunmayan ÅŸüpheli hakkında, eksikliklerin giderilmesine müteakip hazırlanan 19.04.2017 tarihli Ayvalık Cumhuriyet BaÅŸsavcılığının fezlekesi ve eki belgelere istinaden 11.10.2017 tarihli 2017/955 numaralı Balıkesir Cumhuriyet BaÅŸsavcılığının iddianamesi ile ÅŸüpheli sıfatıyla 5237 sayılı yasanın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı yasanın 5 ve 7 maddeleri uyarınca özetle; dijital incelemeye yönelik raporların henüz inceleme aÅŸamasında olduÄŸu belirtilerek, 18.03.2015 tarihinden itibaren Bank Asya hesabının bulunduÄŸu, örgüte ait ... SaÄŸlık Sendikasına üye olduÄŸu, alınan ifadesinde ÅŸüphelinin sendikaya üye olduÄŸunu, kardeÅŸinin ... Dershanesinde kendisininde yapılanmaya baÄŸlı Körfez Dershanesine gittiÄŸini, Bank Asya"ya hesap açtırdığını tevilli ikrar ettiÄŸi, ifadesinde adı geçen ÅŸahıs hakkında derdest kovuÅŸturmanın bulunduÄŸu belirtilerek cezalandırılması istemi ile hazırlanan iddianamenin; Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.10.2017 tarih ve 2017/268 iddianame deÄŸerlendirme numaralı kararı ile 1 numaralı sebep olarak ÅŸüpheli hakkında bylock kullanıcısı olup olmadığına dair araÅŸtırma yapılmadan; 2 numaralı iade sebebi olarakta dijital materyallere yönelik rapor sonucunun beklenilmeden dava açılması nedeni ile suçun sübutuna etki edeceÄŸi mutlak sayılan deliller toplanılmadan düzenlendiÄŸi gerekçesi ile iddianamenin iadesine yönelik karar verilmesi üzerine, Balıkesir Cumhuriyet BaÅŸsavcı vekilinin yasal süresi içerisinde kısaca 1 numaralı iade sebebinin çok sayıda kiÅŸi ile ilgili olarak yürütülen soruÅŸturma dosyası kapsamında dosya içerisinde yer alan ve 05.01.2017 tarihli KOM yazısından da anlaşılacağı üzere bylock kullanımının bulunmadığının bildirilmiÅŸ olması; 2 numaralı iade nedeninin ise dijital materyallerin delil olarak gösterilmediÄŸi, inceleme sonucunda suç unsuruna rastlanılmasa dahi kamu davası açılmasına karar verildiÄŸi, ÅŸüphelinin örgütün bankasında hesabının bulunması, aynı nedenle görevden uzaklaÅŸtırılması, kendisinin ve kız kardeÅŸinin örgüte ait eÄŸitim kurumunda eÄŸitim görmesi, sendika üyeliÄŸinin bulunması, tevilli ikrarı dikkate alınarak kamu davasının açıldığını, iadenin soruÅŸturmayı sürüncemede bırakacağı belirterek yaptığı itirazın 26.10.2017 tarihli Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin kararı ile yerinde görülmeyerek itiraz merciine dosyanın gönderilmesi üzerine; Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin itiraz merci sıfatıyla 2017/704 deÄŸiÅŸik iÅŸ sayılı 06.11.2017 tarihli kararı ile 1 numaralı iade sebebi yerinde görülmeyerek iade kararının kaldırıldığı, 2 numaralı iade sebebine yönelik olarak ise dijital materyallere yönelik inceleme sonuçlarının suçun subütuna etki edecek delillerden olduÄŸu, bu delilin toplanılmadan kamu davası açılmasının CMK"nın 174/1-b maddesine açıkça aykırı olacağı gerekçesi ile itirazın reddine dair kısmen kabul kararının kesin olarak verildiÄŸi görülmüÅŸtür.
KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
Dairemizce çözülmesi gereken uyuÅŸmazlık ÅŸüpheli tarafından rızaen teslim ettiÄŸi dijital materyaller hakkında inceleme raporu sonucu beklenilmeden tanzim edilen iddianamenin, suçun sübutuna etki edeceÄŸi mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenmesi gerekçesi ile iadeye konu olup olmayacağı noktasındadır.
YASAL MEVZUAT
Kanun yararına bozma, kesinleÅŸen hükümde verildiÄŸi zaman yürürlükte bulunan usul ve maddi hukuka iliÅŸkin hukuka aykırılıkların giderilmesi ile sınırlı olduÄŸundan, inceleme karar tarihindeki mevzuat hükümlerine göre yapılmıştır.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun;
Kamu davasını açma görevi
Madde 170 – (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) SoruÅŸturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun iÅŸlendiÄŸi hususunda yeterli ÅŸüphe oluÅŸturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.
(3) Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede;
a) Åžüphelinin kimliÄŸi,
b) Müdafii,
c) Maktul, maÄŸdur veya suçtan zarar görenin kimliÄŸi,
d) MaÄŸdurun veya suçtan zarar görenin vekili veya kanunî temsilcisi,
e)Açıklanmasında sakınca bulunmaması halinde ihbarda bulunan kiÅŸinin kimliÄŸi,
f) Åžikâyette bulunan kiÅŸinin kimliÄŸi,
g) Åžikâyetin yapıldığı tarih,
h) Yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri,
i) Yüklenen suçun iÅŸlendiÄŸi yer, tarih ve zaman dilimi,
j) Suçun delilleri,
k) Åžüphelinin tutuklu olup olmadığı; tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri,
Gösterilir.
(4) İddianamede, yüklenen suçu oluÅŸturan olaylar, mevcut delillerle iliÅŸkilendirilerek açıklanır.
(5) İddianamenin sonuç kısmında, ÅŸüphelinin sadece aleyhine olan hususlar deÄŸil, lehine olan hususlar da ileri sürülür.
(6) İddianamenin sonuç kısmında, iÅŸlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiÄŸi; suçun tüzel kiÅŸinin faaliyeti çerçevesinde iÅŸlenmesi halinde, ilgili tüzel kiÅŸi hakkında uygulanabilecek olan güvenlik tedbiri açıkça belirtilir.
Kamu davasını açmada takdir yetkisi
Madde 171 – (DeÄŸiÅŸik: 6/12/2006 – 5560/22 md.)
(1) Cezayı kaldıran ÅŸahsî sebep olarak etkin piÅŸmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koÅŸulların ya da ÅŸahsî cezasızlık sebebinin varlığı halinde, Cumhuriyet savcısı kovuÅŸturmaya yer olmadığı kararı verebilir.
(2) 253 üncü maddenin ondokuzuncu fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, Cumhuriyet savcısı, soruÅŸturulması ve kovuÅŸturulması ÅŸikâyete baÄŸlı olup, üst sınırı bir yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı, yeterli ÅŸüphenin varlığına raÄŸmen, kamu davasının açılmasının beÅŸ yıl süreyle ertelenmesine karar verebilir. Suçtan zarar gören, bu karara 173 üncü madde hükümlerine göre itiraz edebilir.
(3) Kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilmesi için, uzlaÅŸmaya iliÅŸkin hükümler saklı kalmak üzere;
a) Åžüphelinin daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı hapis cezası ile mahkûm olmamış bulunması,
b) Yapılan soruÅŸturmanın, kamu davası açılmasının ertelenmesi halinde ÅŸüphelinin suç iÅŸlemekten çekineceÄŸi kanaatini vermesi,
c) Kamu davası açılmasının ertelenmesinin, ÅŸüpheli ve toplum açısından kamu davası açılmasından daha yararlı olması,
d) Suçun iÅŸlenmesiyle maÄŸdurun veya kamunun uÄŸradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi,
koÅŸullarının birlikte gerçekleÅŸmesi gerekir.
(4) Erteleme süresi içinde kasıtlı bir suç iÅŸlenmediÄŸi takdirde, kovuÅŸturmaya yer olmadığına karar verilir. Erteleme süresi içinde kasıtlı bir suç iÅŸlenmesi halinde kamu davası açılır. Erteleme süresince zamanaşımı iÅŸlemez.
(5) Kamu davasının açılmasının ertelenmesine iliÅŸkin kararlar, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruÅŸturma veya kovuÅŸturmayla baÄŸlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme
tarafından istenmesi halinde, bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir.
İddianamenin iadesi
Madde 174 – (DeÄŸiÅŸik: 25/5/2005 - 5353/27 md.)
(1) Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruÅŸturma evrakının verildiÄŸi tarihten itibaren onbeÅŸ gün içinde soruÅŸturma evresine iliÅŸkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170 inci maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) Suçun sübûtuna etki edeceÄŸi mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c) Önödemeye veya uzlaÅŸmaya tâbi olduÄŸu soruÅŸturma dosyasından açıkça anlaşılan iÅŸlerde önödeme veya uzlaÅŸma usulü uygulanmaksızın düzenlenen,
İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.
(2) Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.
(3) En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiÅŸ sayılır.
(4) Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuÅŸturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez.
(5) İade kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.
HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
Buna göre;
CMK"nın 170/2. maddesinde soruÅŸturma evresi sonunda toplanan delillerin, suçun iÅŸlendiÄŸi hususunda yeterli ÅŸüphe oluÅŸturması halinde Cumhuriyet savcısının bir iddianame düzenleyeceÄŸi, 170/3. maddesinde iddianamede hangi hususların gösterileceÄŸi, 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceÄŸi belirtilmiÅŸtir. İade nedenleri arasında sayılmayan sebeplerden dolayı iddianame iade edilemez. Ancak iddianamenin iadesi kararı kesinleÅŸmiÅŸse, CMK"nın 174/4. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısı kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuÅŸturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir.
Madde "SoruÅŸturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun iÅŸlendiÄŸi hususunda yeterli ÅŸüphe oluÅŸturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler." demiÅŸtir.
Åžüphe kelime manası hukuk sözlüklerinde "Bir olguyla ilgili gerçeÄŸin ne olduÄŸunu kestirememekten doÄŸan kararsızlık, kuruntu, iÅŸkil, ÅŸüphe, acaba" olarak tanımlanmıştır. (http://www.sozluk.adalet.gov.tr./ Adalet Bakanlığı Hukuk SözlüÄŸü, 09.06.2018 tarihi itibari ile)
Yasa koyucu masumiyet karinesi baÅŸta olmak üzere diÄŸer Ceza Muhakemesi ilkeleri de dikkate alınarak, soruÅŸturmanın baÅŸlaması, kamu davasının açılması, koruma tedbirlerinin uygulanması gibi muhakeme faaliyeti evrelerindeki çeÅŸitli iÅŸlem ve tedbirlerin uygulanmasına yönelik olarak aranan koÅŸullarda; makul ÅŸüphe, yeterli ÅŸüphe, kuvvetli suç ÅŸüphesi gibi ifadelere yer vermek sureti ile deliller ile desteklenen ÅŸüpheye yönelik derecelere vurgu yaptığı 5271 sayılı yasanın muhtelif hükümlerinde açıkça görülmektedir.
Åžüpheye yönelik sınıflandırmalar ve adlandırmalarda doktrinde farklılıklar olduÄŸu görülse de; mahiyeti itibari ile maddi gerçeÄŸin ortaya çıkartılmasına yönelik olarak Ceza Muhakemesi evrelerindeki iÅŸlemlerde ÅŸüphe dereceleri kabul görmektedir. Bu kapsamda terminoloji açısından "Åžüphenin varlığı ve kuvvet derecesi ceza yargılaması açısından büyük önem taşır. Yargılamanın her aÅŸamasında buna baÅŸvuran makamların görevlerine ve baÅŸvurulan tedbirin niteliÄŸine göre farklılık gösterebilir. Åžüphe, soruÅŸturma ve kovuÅŸturma makamlarının delillere ve olgulara dayanan bir tahminidir. Bu tahmin yanılma payını da içermektedir. Åžüphe, bu yanılma payının derecesine göre sınıflandırılabilir. Ceza yargılamasında ÅŸüphenin basit, makul, yeterli ve kuvvetli ÅŸüphe olmak üzere çeÅŸitli derecelerinden bahsedilebilir.... Åžüphe, bazen zayıf, bazen kuvvetlidir. Åžüphenin kuvvet derecesini ölçen unsur, delil ve emarelerdir. Åžüpheyi tarif etmeye yarayan delillerin kuvveti, ÅŸüphenin kuvvetini belirler. Bazı yazarlar ÅŸüpheyi temelde ikiye ayırarak incelerler. Delillerin kuvveti az ise basit ÅŸüpheden, deliller nicelik olarak fazla ya da kuvvet derecesi yeterli ise yoÄŸun ÅŸüpheden söz edilmektedir. YoÄŸun ÅŸüphe, eldeki delillerin nicelik olarak çok olması, delil kuvvetinin de yeterli olması ya da diÄŸer deyimle kuvvetli delillerin bulunması halidir. Bu ikili ayrıma göre, yoÄŸun ÅŸüphe de kendi içinde yeterli ÅŸüphe ve kuvvetli ÅŸüphe diye ikiye ayırılır. Buna göre, basit ÅŸüphenin dayanağı olan deliller genellikle basit, yetersiz veya azdır. Eldeki deliller sayıca az deÄŸilse ya da delilin kuvvet derecesi yeterli veya kuvvetli ise yoÄŸun ÅŸüpheden söz edilir. Hakkında dava açıldığında yargılama sonucunda elde edilen delillerin durumuna göre, mahkumiyet verilmesi ihtimali beraat kararına göre daha yüksek ihtimal ise yeterli ÅŸüphe var kabul edilir; sanığın mahkum olması kuvvetle muhtemel ise kuvvetli ÅŸüphe var demektir. Kunter-Yenisey-NuhoÄŸlu, “umma”, “zehap”, “isnad”, “makul ÅŸüphe”, “yeterli ÅŸüphe”, “kuvvetli ÅŸüphe” terimlerine yer vermektedir. Özbek’e göre ÅŸüphe temelde üçe ayrılır. Basit, yeterli ve kuvvetli ÅŸüphe. Makul ÅŸüphe bu üçlü ayrımın dışında kalır. Centel ve Zafer de, ÅŸüphenin kuvvet derecelerini dörde ayırarak incelerler: SoruÅŸturmayı baÅŸlatan basit ÅŸüphe, makul ÅŸüphe, yeterli ÅŸüphe, kuvvetli ÅŸüphe.
SoruÅŸturmanın baÅŸlamasında delillere dayanan basit bir ÅŸüphenin bulunması gereklidir.
Åžüphelinin söz konusu suçu iÅŸlemiÅŸ olma ihtimalinin iÅŸlememiÅŸ olma ihtimalinden daha fazla ve güçlü olması halinde ise yeterli ÅŸüpheden söz edilmelidir.
Yeterli ÅŸüphe, yeterli delille ortaya konulur. Delillerin yeterli bir ÅŸüphe oluÅŸturup oluÅŸturmadığı konusunda karar verme yetkisi Cumhuriyet savcısına aittir. (CENTEL Nur/ZAFER Hamide; Ceza Muhakemesi Hukuku 6. Baskı, s: 425-426)
Cumhuriyet Savcısı baÅŸlatılan soruÅŸturma sonucunda yeterli ÅŸüpheye ulaÅŸması halinde kamu davası açmak mecburiyetindedir.
Bu aÅŸamada iddianamenin iadesi nedenleri arasında sayılan “Suçun sübutuna etki edeceÄŸi muhakkak sayılan delil” tabirinden neyin kastedildiÄŸi hususu önem arz etmektedir. Doktrinde de bu hususta görüÅŸ ayrılıkları bulunduÄŸu, iddianamenin iadesi
müessesi kapsamında süreç içerisinde ortaya çıkan uyuÅŸmazlıklar ile ilgili olarak Yargıtay kararları ışığında kavramın içeriÄŸinin belirlendiÄŸi bilinmektedir. Kavrama dosyanın nevi ÅŸahsına münhasır durumunu göz önüne alınmak sureti ile anlam yüklemek gereklidir.
Yeterli ÅŸüphe ve yeterli delil kavramı birbirinden farklı kavramlardır. Delil bilindiÄŸi üzere ispat hukuku ile ilgili bir konudur. Bu kapsamda ÅŸüphe ve ÅŸüpheye yönelik derecelendirmeler delil kavramından daha geniÅŸ bir alanı kapsamaktadır.
CMK"nın 217. maddesinde de belirtildiÄŸi ÅŸekilde hukuka uygun yöntemler ile elde edilmesi ÅŸartıyla; yüklenen suçun her türlü delil ile ispatlanabileceÄŸi; kamu davasının mecburiliÄŸi ilkesi uyarınca Cumhuriyet savcısınca hazırlanan iddianamenin kabulüne müteakip yapılacak yargılamada, delillerin serbestliÄŸi, adil yargılanma hakkı ve diÄŸer muhakeme hukuku ilkeleri de dikkate alınarak yapılacak muhakeme sonucunda; hakim veya mahkeme yasalara uygun olarak vicdani kanaatine göre delilleri takdir etmek sureti ile karar verecektir.
Ceza yargılama hukukumuza 5271 sayılı CMK"nın 174. maddesi ile getirilen iddianemenin iadesi kurumu esas itibari ile, yargılamanın makul sürede sonuçlanması ve ÅŸüpheli/sanıkların lekelenmeme haklarını etkin ÅŸekilde koruma altına almaktır. Bu nedenle iade müessesesi Anayasanın 36-38. ve Avrupa İnsan Hakları SözleÅŸmesinin 6. maddelerinde öngörülen kurumların teminatı mahiyetindedir. İddianemedeki ÅŸekle iliÅŸkin eksiklikler her zaman giderilebilir. Ancak eksik soruÅŸturma sonucu, yeterli suç ÅŸüphesi oluÅŸturmayan delillerle kiÅŸilere sanık sıfatı yüklendikten sonra, yargılama sonucunda beraat etmesi, o kiÅŸinin aklanmasını saÄŸlar ancak, hak ihlalini engellemez. Aksi takdirde kanun koyucu suçun sübutuna etkili olan bir delil toplanmadan dava açılmasını iade nedeni olarak kabul etmezdi. Bu nedenle Cumhuriyet savcısı topladığı delillere göre ÅŸüphelinin mahkum olacağını düÅŸünüyorsa dava açmalıdır.
Madde gerekçesinde de belirtildiÄŸi üzere;
"Kamu davasının tek veya zorunlu olduÄŸunda birbirini izleyen oturumlarda ve mümkünse bir günde sonuçlandırılmasını gerçekleÅŸtirebilmek amacıyla; iddianamenin, hukuken geçerli ve yeterli delillerin toplanmasından ve dava açma koÅŸullarının gerçekleÅŸmesinden sonra, tüm yönleriyle doÄŸru ve eksiksiz olarak mahkemeye verilmesi gerekmektedir.
Suçun sübutuna etki edecek deliller toplanmadan dava açılması kiÅŸilerin lekelenmeme haklarını ihlal edeceÄŸi gibi mahkemeler soruÅŸturma yapmak zorunda bırakılacağından, davanın makul sürede bitirilmesi olanaksız olacaktır.
Deliller kamu davası açmak için yeterli olsa bile, iddianamede bulunması gerekli diÄŸer ve bir bakıma ÅŸekli sayılabilecek hususların yer almaması halinde de iade mümkündür..."
SoruÅŸturma aÅŸamasında toplanan deliller sonucunda yeterli ÅŸüphenin oluÅŸmaması durumunda kovuÅŸturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, yargılama aÅŸamasında hakim veya mahkemece verilen kararlar ile ve kanun yolu aÅŸamalarında delillerin hukuka uygunluk denetiminin yapılacağına dair düzenlemelerin yanısıra iddianamenin iadesi müessesinin de delilin denetimine olanak tanıdığının kabulü gereklidir. Ancak, bu olanak Anayasanın 38/6 ve CMK"nın 206/2 maddelerindeki düzenlemeler kapsamında çok geniÅŸ yorumlanmaması gerektiÄŸi CMK"nın 172/1 maddesinin doÄŸal sonucudur.
Ayrıca eksik soruÅŸturma nedeniyle yeterince delil toplamadan açılan davalar beraatle sonuçlanabilecektir. KovuÅŸturmaya yer olmadığına iliÅŸkin kararlarda yeni delil ortaya çıkması halinde dava açma olanağı var ise de kesin hüküm halinde CMK 314. maddedeki sınırlı nedenlere dayalı olarak yargılamanın yenilenmesi mümkün olup, bu durum maddi gerçeÄŸe ulaÅŸmaya da engel oluÅŸturacaktır.
Yukarıdaki açıklamalar doÄŸrultusunda somut olaydaki dosya kapsamına göre; Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ÅŸüpheli ...hakkında yapılan soruÅŸturma evresi sonucunda Balıkesir Cumhuriyet BaÅŸsavcılığınca düzenlenen 11.10.2017 tarihli ve 2017/8465 soruÅŸturma, 2017/4258 esas, 2017/955 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170 ve 174/1-a-b maddeleri gereÄŸince iki bent halinde gösterilen nedenler gereÄŸince iadesine dair Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.10.2017 tarihli ve 2017/268 sayılı kararına yönelik itirazın kısmen kabulü ile iade kararının 1 nolu bendinde belirtilen iade nedeni yönüyle iade kararının kaldırılmasına, iade kararının 2 nolu bendinde belirtilen iade nedeni yönüyle itirazın reddine iliÅŸkin Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.11.2017 tarihli ve 2017/704 deÄŸiÅŸik iÅŸ sayılı kararını kapsayan dosyada iddianamenin dayandığı deliller dairemizin de kabul ve uygulamalarına göre terör örgütü üyeliÄŸi suçundan dava açılması için yeterli ÅŸüphe oluÅŸturacak nitelikte olmadıkları, ÅŸüphelinin mensubu olduÄŸu iddia edilen silahlı terör örgütü hakkında ülke genelinde kapsamlı biçimde soruÅŸturma yapıldığı ve yeni delillerin ortaya çıktığı bu durum çerçevesinde ÅŸüphelinin hukuki durumunda deÄŸiÅŸiklik olabileceÄŸi nazara alınarak; Balıkesir 2. ACM tarafından CMK 174/1-b maddesi uyarınca "suçun sübutuna mutlak etki eden delil" niteliÄŸinde olduÄŸu kabul edilerek iddianamenin iadesine sebep olarak gösterilen, teslim edilen dijital materyallere yönelik inceleme raporu" geldikten sonra rapor ve dosyada bulunan diÄŸer tüm deliller birlikte deÄŸerlendirilerek sonucuna göre ÅŸüphelinin müsnet suçu iÅŸlediÄŸine dair yeterli ÅŸüphe oluÅŸuyor ise iddianame düzenlenmesi gerekirken Balıkesir 2. ACM"nin iddianamenin iadesi kararına itiraz edilmesi yerinde görülmemiÅŸtir.
Balıkesir 3. ACM"nin itirazın reddine dair kararı yerinde olup Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığının bu karara karşı Kanun Yararına Bozmaya iliÅŸkin talebinin Reddine karar verilmesi uygun görülmüÅŸtür.
IV)SONUÇ VE KARAR:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığının Kanun Yararına Bozma talebinin REDDİNE,
Usuli iÅŸlemlerin yapılabilmesi için CMK 309/4-a maddesi gereÄŸince dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığına TEVDİİNE, 06.11.2018 tarihinde oybirliÄŸiyle karar verildi.
