Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3956 Esas 2018/4917 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3956
Karar No: 2018/4917
Karar Tarihi: 06.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3956 Esas 2018/4917 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçlu olarak kabul edilen kişiye silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddelerine göre mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edildiğinde ise, yapılan incelemeler sonucunda temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Kararda Anayasa Mahkemesinin bir iptal kararına yer verilerek, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği ve vicdani kanının verilere dayandırıldığı ifade edilmiştir. Ayrıca, kanunda öngörülen suç tipine uygun bir karar verildiği vurgulanmıştır. Kanun maddelerine göre suçlu kabul edilen kişinin mahkumiyet kararı onanmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri şu şekildedir: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63.

16. Ceza Dairesi 2018/3956 E. , 2018/4917 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53,
58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin
istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 06.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.