Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Hükmolunan cezanın süresine göre sanığın duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299. maddesi gereğince reddine, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya gönderildiği anlaşılan 20.05.2017 ve 27.07.2017 tarihli bylock tespit ve değerlendirme tutanaklarının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşma açılarak sanık ve müdafiilerine okunarak diyecekleri sorulması ile tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini lüzumu/gerekirken yetersiz bylock sorgu sonucuna dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süreler, mevcut delil durumu ve suç vasfı da dikkate alınarak, tahliye talebinin reddine, sanığın tutukluluk halinin devamına, 03.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.